Sık Sorulan Sorular
Tüm Soruları Yanıtlıyoruz
Korkularınız, merakınız ve aradığınız tüm yanıtları bioart implant ile burada bulabilirsiniz.
Diş implantları titanyum alaşımından yapılmış yapay köklerdir. (Kaybedilmiş) doğal dişlerin kökünün yerine geçmek üzere çene kemiğine yerleştirilirler. Yapay ikame dişler ise implantların üzerine takılır. İmplantlar bu şekilde ikame dişi yerinde tutmak için çapa vazifesi görür. Tek bir diş eksikse, çözüm tek bir kron olabilir. Daha fazla dişin eksik olması durumunda, implantlar kronlar ve köprüler ya da hareketli protezler gibi daha büyük restorasyonlar için de çapa vazifesi görebilir.
İmplant restorasyonunun türüne bağlı olarak, diş implantları sayesinde yeni dişleriniz güçlü ve dayanıklı olacağı için dilediğiniz çoğu yiyeceği yiyebilirsiniz - kendi doğal dişleriniz gibi görünür ve hissettirir, tebessümünüzü ve yaşam kalitenizi geri kazandırır.
Diş implantı için cerrahi girişimler çoğunlukla diş hekiminin muayenehanesinde gerçekleştirilir. Bu girişimler için genelde lokal anestezi uygun olur.
Cerrahi girişim bireysel koşullara, istenen restorasyon türüne, hasta ve diş hekiminin/cerrahın tercihlerine bağlıdır. Bu nedenle, işlem tek adımlı ameliyattan birkaç adımlı girişime kadar değişebilir.
Diş implantlarının yerleştirilmesi cerrahi bir girişimdir ve genel cerrahi riskleri taşır
Muayene ve planlama sonrasında cerrahınız en düşük riski taşıyan ve sizin için en uygun yöntemi önerecektir.
Genel sağlık durumunuz iyiyse ve implantın yerleşmesi için yeterli çene kemiğine sahipseniz, diş implantları sizin için iyi ve uygun bir çözüm olabilir. Örn. çene kemiğinin çekintili olması gibi zorlu durumlarda dahi kemik büyütme gibi birleşik cerrahi girişimlerin ardından implantlardan faydalanmanız mümkün olabilir.
Diş hekiminiz, kapsamlı muayene ve planlama sonrasında implant yerleştirmenin sizin için uygun bir seçenek olup olmadığını söyleyecektir.
Dental implant uygulamaları spesifik bir cerrahi işlemdir. Çene cerrahisi ve implantoloji alanında uzmanlaşmış, uzman diş hekimleri tarafından yapılır.
Dişlerini kaybetmiş hastalara, kaybettiği dişlerin kökünü elde edebilmek için çene kemiği içerisine tek veya birden fazla yerleştirilebilir.
Dental implantlar özel işlemlerden geçirilerek hazırlanan titanyum vidalardır. Çene cerrahları tarafından, cerrahi işlemle çene kemiğinin içine yerleştirilir. İmplantın görevi, diş kökü yapısının yerine geçip kök görevi yapmaktır. Bu implantların yerleşimi iki aşamalı gerçekleşen bir cerrahi işlemdir. İlk olarak implantlar çene kemiğine yerleştirilir. Yerleştirildikten sonra 3-6 ay içerisinde implantlar çene kemiğine kaynaşır. Daha sonra implantlar çene kemiğine bağlandıktan sonra üzeri açılarak titanyum postlar (porselen diş için) yerleştirilir. Bütün bu işlemler 6-8 ay kadar sürer. Tedavi bittikten sonra hekiminizin tavsiyeleriyle ve önerilen ilaçların düzenli kullanımıyla iyileşme süreciniz hazırlanacaktır.
On yıllara dayanan klinik ve bilimsel araştırmalara rağmen, diş implantları %100 başarı oranına sahip değildir. Ancak, diş implant cerrahisi uygulanmaya başladıktan sonra başarı oranları önemli ölçüde iyileştirilmiş olup, diş hekimleri çoğu implant hastaları için %90'ın üzerinde başarı oranları yakalamanın gururunu yaşamaktadır.
Her tedavide olduğu gibi Dental implant uygulamalarında da çok büyük olmasa da bazı riskler vardır. Ancak çene cerrahisi uzmanı hekimler tarafından yapıldığı sürece bu riskler en aza inmektedir. Tedaviye başlamadan önce hastanın durumunun tam tespiti ve yanlış bir uygulama yapılmaması için hastanın ayrıntılı bir anemnezi alınmalıdır. Herhangi bir dişe zarar vermemek ve sinire girmemek için röntgen çekilmesi çok önemlidir. Operasyonun en riskli dönemi ise dikişlerin alındığı zamana kadar geçen dönemdir. Bu dönemde ağız bakımı çok önemlidir. Hasta enfeksiyon riskine karşı dikişlerini dikkatli bir şekilde temiz tutmak, sigara kullanımı gibi enfeksiyon riskini artıracak maddelerden uzak durmak zorundadır. Bu noktalara dikkat edildiği ve doğru bir kurumda, doğru hekimle yapıldığı sürece bu problemler en aza indirilebilir.
Hayır tek yöntem implant değildir. Ancak en uygun ve kullanışlı yöntemin implant olduğu söylenebilir. Şimdiye kadar birçok diş hekimi eksik dişlerin tedavisinde sabit köprü yapardı. Ancak bu yöntem sağlıklı komşu dişlerin kesilmesini gerektirdiği için sinir hasarlarına sebep olma gibi riskleri vardı. Diş eti problemleri, zamanla köprünün porselenlerinin çatlaması ve bu yüzden yenilenmesi gerektiği de diğer problemler arasında sayılabilmektedir. Diğer bir problem de tüm dişlerini kaybetmiş hastalara uygulanan total protez sonucu protezlerin ağızda çok oynaması (daha çok alt çenede) ve hastayı rahatsız etmesidir.
Hareketli protezlerin ve sağlam dişlerin kesilmemesi için son zamanlarda diş implantları yaygı bir şekilde kullanılmaktadır. Dental implantların kullanılmasıyla bu tür problemlerin önüne geçilmeye başlanmıştır.
İmplant diş yapımı çene kemiğinin yapısıyla ilgilidir. Bu yüzden hastalara implant yapılabilmesi için mutlaka kemik gelişimini tamamlamış (bayanlarda 15-16, erkeklerde 17-18 yaşından sonra) olması gerekmektedir. Çene kemiğinde yeterli kemik bulunan ileri yaşlardaki hastalara da uygulanabilmektedir.
İmplant tedavisi; kemik gelişimini tamamlamamış hastalarda, cerrahi operasyona müsaadesi olmayan kalp rahatsızlığı olan hastalarda, ileri düzey kontrolsüz şeker hastalarında, stabil olmayan aşırı yüksek tansiyonu olanlarda, kanında pıhtılaşma problemi olan hastalarda, baş ve boyun bölgesinden kanser tedavisi görmüş hastalarda, ve hamilelerde uygulanamamaktadır. Bunlara ek olarak aşırı alkol ve sigara kullanımı da implant başarısını etkilediği için tavsiye edilmez.
İmplant tedavisi ortalama 6 hafta ile 6 ay arasında sürmektedir. İmplant uygulamasında ilk olarak çene kemiğine bir titanyum esaslı vida yerleştirilir ve bu süreç 10 dakika ile yarım saat arasında bir sürede tamamlanır. Bundan sonra yapay diş kökü görevi görecek vidanın kemiğe yapışma süreci 6 hafta ile 6 ay arasında değişiklik gösterir. Alt çene kemiği daha sert olduğu için daha kısa zamanda iyileşme olur. Üst çene kemik kalitesi düşük olduğu için iyileşme daha geç oluşur. Cerrahi işlemler genellikle lokal anestezi ile yapılır. Lokal anestezinin etkisi geçer geçmez hasta normal hayatına dönebilir. İşlem bittikten sonra hasta doktorun tavsiyelerini dinler ve yazdığı ilaçları dikkatli kullanırsa hiçbir sorun yaşamadan kısa sürede iyileşir. Ancak bazen çok sayıda implant yapılacak ise veya hasta çok korkuyor ise genel anestezi gerektiren durumlar olabilmektedir. Bu durumda hastanın birkaç saat gözetim altında tutulması gerekebilmektedir. Sonrasında yine doktorun dediklerine dikkat ederse bir sorun yaşanmaz.
Genellikle implant tedavilerinde lokal anestezi tercih edilir. Ancak çok sayıda implant gereken durumlarda, zaman kısıtlılığı olan hastalarda, aşırı diş tedavi korkusu olan hastalarda, lokal anestezi uygulanamayan hastalar için genel anestezi uygulanabilir.
İmplant yaptırmak isteyen hastanın muayenesinde, çene kemiğinde implant ameliyatı için yeterli miktarda kemik miktarının olup olmadığına bakılır. Genel sağlık durumunda ameliyatı engelleyecek herhangi bir problem olup olmadığına bakılır. Bunları tespit edebilmek için ağız içi muayenesi, radyolojik muayenesi ve anamnez bulguları olmak üzere üç çeşit muayene yöntemi kullanılır.
Ameliyat sonrası dikkat edilmesi gereken ilk şey anestezinin etkisi geçene kadar hiçbir şey yememektir. Eğer yemek yenilirse yanakları, dudakları veya dili ısırıp zarar verilme ihtimali vardır. Anestezinin etkisi geçince yumuşak besinler yenebilir. Kanama olmaması için, ağzın su veya gargara ile çalkalanması ve tükürmek ilk 24 saat kesinlikle önerilmez. Ameliyattan 1 saat sonra doktorunuzun önerdiği veya aspirin dışında bir ağrı kesici alınmalıdır. Çünkü aspirin kanamayı artırır. İmplant kemikle yapışana kadar (osteointegrasyon) yemek yeme esnasında o bölgeye baskı gelmemesine dikkat edilmelidir. Ameliyattan sonraki gün diş fırçalanmaya başlanmalı, ağız temizliğine dikkat edilmelidir. Antiseptik ağız gargarası kullanılabilir (doktorunuzun tavsiyesine göre). İmplantın olumsuz etkilenmesini önlemek için sigara ve alkol tüketimine dikkat edilmesi gerekmektedir. İlk 3 gün ameliyat bölgesinde şişme ve morarma olması normaldir. Bu yüzden ilk 24 saat şişliği ve morarmayı azaltmak için aralıklarla buz kompresi yapılmalıdır. Dikişler alınana kadar dil dikişlere değdirilmemeye dikkat edilmeli ve bir hafta sonra da dikişler aldırılmalıdır.
